TARİHİ VE KÜLTÜREL DEĞERLER
İlk yerleşimin M.Ö. 3000’lere uzandığı anadolu’nun ortasında bulunan Kırşehir zengin bir kültürel mirasa sahiptir. Geçmişten günümüze pek çok uygarlıklara ev sahipliği yapmış Türk İslam dönemlerinde Türk kültürünün yaşatıldığı bir merkez olmuştur. O dönemde 13. ve 14. yy’da Ahi Evran, Hacı Bektaş, Cacabey, Aşıkpaşa, Ahmed-i Gülşehri gibi Kırşehir’de yetişmiş büyük insanlar eserleri ile, düşünceleri ile döneme damgalarını vurmuşlar, tarihteki önemli rolleri onları günümüze kadar yaşatmıştır.
CAMİLER
ALAADDİN CAMİİ : Kırşehir, Merkez, Kalehöyük üzerinde bulunmaktadır, Selçuklu döneminde Alaaddin Keykubat tarafından 1230 yılında yaptırılmıştır, 1893 yılında yapı tümden yıkılarak mutasarrıf Arif bey tarafından tekrar yaptırılmıştır. Yapının portalinin giriş kapısı melik muzafferüddin behram şaha ait medreseden getirildiği bilinmektedir. Yapının portali zengin Selçuklu plastik kabartmaları ile dikkati çekmektedir.
LALA CAMİİ (LALE): Yapının 13. yy. a ait olduğu sanılmaktadır. Camii moloz ve kesme taştan yapılmış olup payelere oturan üç kubbe ile örtülüdür. Bu gün camii olarak kullanılan yapının esasında bir darphane olabileceği düşünülmektedir.
KAPUCU CAMİİ : Osmanlı dönemine ait olmakla birlikte kesin yapım tarihi bilinmemektedir. Yapıya üç kubbe ile örtülü son cemaat yerinden girilmektedir. Asıl ibadet mekanı kare planlı olup kubbe ile örtülüdür.
CARŞI CAMİİ : Osman döneminde 1864 yılında Hüseyin bey tarafından yaptırılmıştır. Kare planlı ibadet mekanı ağaç bindirme tekniği ile yapılmış kırlangıç tavan da denilen çatı örtmektedir. Yapının minaresi bulunmamaktadır.
BUÇUKLU CAMİİ : Caminin kesin yapım tarihi bilinmemekle birlikte son Osmanlı dönemine aittir. Dörtgen ibadet mekanının çatısı Marsilya piramidi ile örtülüdür. Basit ahşap direkli son cemaat yeri mevcut olup yapı kerpiçle inşa edilmiştir. Yapının batı tarafından beden tarafına bitişik olan tuğla minaresi otantik bir görünüm verir
MEDRESELER
CACABEY CAMİİ (MEDRESESİ)-CACABEY TÜRBESİ : Kırşehir kent merkezinde bulunan medrese Selçuklu döneminde Kılıçaslan oğlu Keyhüsrev zamanında Kırşehir emiri Nurettin Cibril Bin Cacabey tarafından 1271-1272 yıllarında bir gözlem evi medrese olarak yaptırılmıştır. Eser sonradan camiye çevrilmiştir. Birkaç kez onarılmış olup minaresindeki mavi çiniler nedeniyle halk arasında “ cıncıklı” camii adı ile anılmaktadır. Medrese kesme taştan yapılmış olup kare planlıdır. İki eyvanlı kapalı avlulu medreseler gurubuna girmektedir. Döneminde astronomi yüksek okulu olarak hizmet vermiştir.
Mukarnas kavsaralı iki renkli taş işçiliğinin uygulandığı taç kapısı bulunmaktadır. Kuzeyindeki giriş kapısı işlemelidir, yapıdan ayrı olan tuğladan yapılmış çinili ve tek şerefeli minaresi ilk önce gözlem yeri olarak kullanıldığını göstermektedir. Ana eyvanda yer alan karşılıklı iki sütun koni ve küre biçimlerinin üst üste bindirilmesiyle oluşturulmuştur. Bu sütun düzenlemesinin Anadolu Türk sanatında başka bir örneği bulunmamaktadır. Cacabey camiinin sol bitişiğinde Cacabey’e ait bir türbe bulunmaktadır.
ZAVİYELER
AHİ EVRAN ZAVİYESİ : 1482 yılında Ahilik teşkilatının kurucusu Ahi evran adına yaptırılan camii bu gün aynı adı taşıyan semt’de bulunmaktadır. Külliye Ahi evran’ın türbesi ile zaviye- tekke olarak kullanılan mekanlardan oluşmaktadır. Üç kubbe üzerine kare planlı olup kesme taştan inşa edilmiştir. Ana mekanı sağında mescit, solunda Ahi evran’ın mezarının olduğu türbe yer alır, tek minareli yapı 1972 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğünce restore edilerek camii olarak hizmete
TÜRBE ve KÜMBETLER
MELİKGAZİ KÜMBETİ: Kırşehir ili merkezinde bulunan kümbet 1240-1250 yılları arasında Mengüçük Oğullarından Melik Muzaffereddin Behram Şah adına eşi tarafından yaptırılmıştır. Kümbet, köşeleri pahlı kare kaide üzerine sekizgen gövdelidir. Silindirik konik külaha geçişte üçgen pahlar kullanılmıştır.Bu pahlarla kümbete çadır görünümü verilmiş olup Türk Türbe mimarisinin Orta Asya Çadır sanatından etkilendiği, hatta kümbetlerin menşeinin Orta Asya Sanatı olduğu savını kuvvetlendiren örneklerden birisidir.
FATMA HATUN KÜMBETİ: Merkez Yenice mahallesi Kümbetaltı mevkiinde yeralmaktadır. 1266 yılında dönemin ileri gelenlerinden Hoca Aka Maatır tarafından Fatma Hatun adına yaptırılmıştır. Kümbet; köşeleri üçgen pahlı kare kaide üzerine sekizgen gövdelidir. Örtü sistemi içte kubbe, dışta sekizgen konik külahıdır. Yapı düzgün kesme taşlarla inşa edilmiştir.
AŞIKPAŞA TÜRBESİ: Kırşehir Merkez Aşık Paşa Mahallesinde yeralmaktadır. Ertana veziri Alaattin Alişahruhi tarafından yaptırılmıştır. 1333 tarihli türbe tamamen mermerden yapılmış olup, asimetrik uzun cephesi , Kırgız çadırına benzeyen kubbesi, yana alınmış dar ve uzun portali ile Selçuklu mimarisinden farklılık göstermektedir. Kitabesinde çok değişik olarak kubbenin önüne gelmiş girinti yapan saçak silmeleri ile çerçevelenmiştir. Portalide istiritye nişin etrafı, örgü motiflerinden oluşan bir bordürle çevrilmiş, düz cephenin ortasında, alçakta, sivri kemer alınlıklı tek bir pencere açılmıştır. Girişte yanda dar bir holle, kubbeli kare bir mekanda oluşan türbe değişik mimari unsurların ahenkli bir biçimde uygulandığı bir örnektir.
CACABEY TÜRBESİ: Cacabey Camiinin girişinde bulunur, cacabeye ait olan bu türbe Anadolu Selçukluları döneminde 1272 yılında yapılmıştır. Türbeye camii içerisinde bulunan bir salondan geçilerek merdivenle çıkılmaktadır. Kapısı lacivert üzerine beyaz çiniler ve yazılarla bezenmiştir. Pencere kenarları ise taş süslemedir, türbeyi içi çinilerle süslü çokgen biçiminde bir kubbe örter.
AHİEVRAN TÜRBESİ: Kırşehir’in merkezinde aynı adı taşıyan camiinin sol tarafındadır. Ahilik teşkilatını kuran ve Anadolu’da yaygınlaştıran Ahi Evran-ı Veli bu türbede yatmaktadır. Türbe 1481 yılında Fatih Sultan Mehmet’in kayınbiraderi Alaüddevle tarafından yaptırılmıştır. Türbeye camii içinden bir merdivenle çıkılır, üç kubbe ile örtülü kubbe kesme taştan yapılmıştır.
KALENDER BABA KÜMBETİ : Kırşehir Merkez Karalar Köyü içerisinde bulunmaktadır. Anadolu Selçuklu Sultanlarından Kılıçaslan tarafından 1135 yılında yaptırılmıştır. Kesme taştan yapılan kümbet Selçuklu mimarisi özelliklerini taşımaktadır. Kitabesi kaybolan kümbetin Selçuklu Emirlerinden Karakurt baba adıyla da bilinen Kalender Baba adına yaptırıldığı anlaşılmıştır.
SÜLEYMAN TÜRKMANİ TÜRBESİ: Kırşehir Merkez İmaret Mahallesinde bulunmaktadır. Türbede Şeyh Süleyman Türkmani ile aynı soydan gelen sekiz kişiye ait sanduka bulunmaktadır.
MUHTEREM HATUN TÜRBESİ: İmaret Mahallesinde yer alır. Kerpiç olan türbe yıkılarak tamamen kesme taştan yeniden yapılmıştır. İçerisinde dört tane sanduka bulunmaktadır.
YUNUS EMRE TÜRBESİ: Kırşehir’e bağlı Ulupınar Kasabası sınırları içerisindedir. Türbe, sarp kayalıklar üzerine sonradan yapılmıştır. Yunus Emre Milli parkı içinde bulunmaktadır. Türbenin hemen yakınında Yunus Emre’ye atfedilen Çilehane binası mevcuttur.
AFLAK BABA TÜRBESİ : Altınyazı köyü içerisinde bulunmaktadır. Köşeleri pahlı kare gövde üzerinde yükselen türbe, içten kubbe, dıştan piramidal külahla örtülüdür. Selçuklu mimari özellikleri gösteren türbe tamamen yenilerek kesme taştan yapılmıştır.
TARİHİ EVLER
HACIBEY KONAĞI : Yenice mahallesinde bulunmaktadır. 1925 yılında Kırşehir Muhasebe Müdürü Hacı Bey tarafından yaptırılmıştır. Yapı kamulaştırılarak Kültür ve Turizm Bakanlığı mülkiyetine geçmiştir. Restorasyon çalışmalarına başlanan yapı yakın zamanda konuk evi olarak hizmete sunulacaktır.
AĞALARIN KONAĞI : Kayabaşı mahallesinde bulunmaktadır. 1939 yılında Enver AKINCI tarafından taş ve tuğladan yaptırılmıştır. Cumhuriyet döneminin örnek yapılarından olan bu binada Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kamulaştırılmıştır. Restorasyon çalışmalarına başlanılmıştır.
BEKİR EFENDİ KONAĞI: Kayabaşı mahallesinde bulunan Bekir Efendi konağı dönemin Kırşehir evi mimarisini yansıtan en iyi örneklerden birisidir. İki katlı olan binanın alt ve üst katında ortada sofa ve sofaya açılan odalardan oluşmaktadır. Yapının tavan göbekleri ajur tekniğinde yapılmış süsleme elemanları dikkati çekmektedir.
SÜLÜKÇÜLERİN KONAĞI : 1926 yılında Kasaros usta tarafından yaptırılmıştır. Kırşehir merkez, Kalehöyük eteklerinde bulunmaktadır. Bu gün iki katlı yapının alt katı dükkan, üst katı konut olarak kullanılmaktadır. Üst katta öne çıkıntılı şekilde bir balkon bulunmaktadır. Balkonun duvarlarında ahşap payeler vardır. Ahşap payelerin arasında 4 kemer yapılmıştır, kemerlerin üzerleri derz’lerle süslüdür, alt kat taş, üst kat kerpiçden yapılmıştır.
KİLİSELER
ÜÇAYAK KİLİSESİ : Kırşehir Merkez Taburoğlu Köyü yakınlarında bulunmaktadır. Bizans döneminde 10-11 yy. lara tarihlenmektedir. Bizans döneminin başkenti mimarisini yansıtan önemli eserlerindendir. İki imparator tarafından adak yeri olarak yaptırıldığı sanılmaktadır. İki kiliseden oluşan bina tamamen tuğladan yapılmış olup; 1938 yılındaki depreme kadar yapıyı örten kubbe ayakta durmaktaydı.
HACIFAKILI KİLİSESİ : Akçakent ilçesi Hacıfakılı köyü içerisindedir. Hacıfakılı köyününbulunduğu alan önemli bir Bizans dönemi yerleşim yeridir. Ev ve bahçe duvarlarında bu döneme ait çok sayıda devşirme malzemenin kullanıldığı görülmektedir. Kilise olarak bilinen yapının tek bir odası kalmış olup, malzeme olarak tuğla kullanılmıştır. Bizans dönemi özelliği göstermektedir.
AKSAKLI KİLİSESİ: Mucur ilçesi Aksaklı köyü içerisinde bulunmaktadır. Kaya kilisesi şeklinde olup, yer altı şehri ile birlikte bir bütünlük oluşturmakta ve aynı döneme tarihlenmektedir. Kilisenin duvarlarında fresk (hac) bulunmaktadır. Oldukça önemli bir eser olan bu yapı turistik öneme haizdir.
ALTINYAZI KİLİSESİ: Mucur ilçesi Altınyazı köyü içerisinde bulunmaktadır. Kaya kilisesi olup, içerisinde kabartma şeklinde haç işaretleri bulunmaktadır. Köyün altında bulunan yer altı şehri ile bir bütünlük oluşturmaktadır. Hristiyanlığın ilk yayılma dönemlerine tarihlendirilmektedir.
DEREFAKILI KİLİSESİ: Akçakent ilçesinin Derefakılı köyündedir. Halen ayakta olan bu kiliselerin köy kilisesi olduğu söylenmektedir. Hıristiyanların ilk kiliselerinden olma özelliği taşımaktadır.
MANASTIR VE KEŞİŞ SARAYI: Mucur’un doğusundaki su deposunun bulunduğu yerde olup Bizanslılardan kalmıştır. Volkanik kayalara oyulmuş 20-30 odadan meydana gelmektedir.